ESRA SARI
Yeni tip koronavirüsü yenen (Kovid-19) 23 yaşındaki yüksek lisans öğrencisi Hayat Deniz İltaş, yaşadıklarını Ticari Hayat Gazetesi okurları için anlattı.
Tüm tedbirlere uydu ama Kovid-19 oldu
Koronavirüsü yenen İltaş, Kovid-19 hastalığının belirtilerinin kendisinde ortaya çıkmadığını belirtti. Koronavirüsüne yakalanmadan önce çift maske kullandığını, sosyal mesafe ve hijyen kurallarına harfiyen uyduğunu söyleyen İltaş, virüse yakalanma hikâyesini şu cümlelerle anlattı: “Salgın sürecinde evden dışarı çok fazla çıkmıyordum sadece bazen markete gitmek için dışarı çıkıyordum. Aylarca evden çıkmadım ama koronavirüse yakalandım. Tabii evde çalışan aile bireylerim olduğu için kendinizi ne kadar korumaya çalışırsanız çalışın bir şekilde aile bireyleri dikkat etmediği sürece sizin de virüse yakalanma ihtimaliniz artıyor. Babam ve ablam salgın sürecinde çalışıyorlardı. Ablam hastalandı. Tabii biz ablamın ilk başlarda gribal enfeksiyona yakalandığını düşündük ama işler birkaç gün sonra değişti. Sonra tedirgin olduğumuz için devlet hastanesinde ablam ve ben PCR testi olduk ve ablamın sonucunun pozitif olduğunu öğrendik. Ve aynı şekilde benim sonucumun da pozitif oluğunu öğrendim. Aslında sonucun negatif çıkmasını bekliyordum çünkü hiçbir belirti öncesinde yaşamamıştım. Ablam hasta olduğu için ben evin içerisinde dahi maske takıyordum ancak bende koronavirüsüne yakalanmıştım. Çok ilginç bir şekilde annem ve babam Kovid-19 olmadı.”
Tedavisi süreci bittikten sonra başka sağlık sorunları ortaya çıktı
Kovid-19 testinin pozitif çıkması üzerine hemen tedavi sürecine geçildiğini anlatan İltaş, 10 günlük tedavinin ardından normal yaşantısına dönmesine sevinemeden başka sağlık sorunlarıyla karşılaştığını dile getirdi. İltaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hastalığı atlatma sürecim hafif geçse de hastalığı atlattıktan sonraki süreçte daha çok sıkıntılar yaşadım. 10 günlük karantina sürecim bittikten sonra hava alma isteğiyle dışarı çıktım. Yürüyüş sırasında ise nefes (hava) alamamaya başladım. İlk başta bu durumun maskeden olduğunu düşünürken bir anda yine hastanelik oldum. Satürasyonum 86’ya düşmüştü. Hastanede gerekli işlemler yapıldı. Ve eve geldim ancak eve geldikten sonra yine kendimi iyi hissetmedim. Hastaneden beni aradılar. Ciğerlerim ve kalbim arasında bir hava boşluğu biriktiğini ve durumun ciddi olduğunu söylediler. Ben tam Kovid-19’u atlattığıma sevinirken on birinci günü böyle bir durum yaşadım. 3 gün hastanede yattım. Tedavim bittikten sonra eve döndüm. Tedavi sürecim yaklaşık bir ayı buldu öyle kendime geldim. Çok şükür atlattım.”
Tat ve koku duyumu kaybettim
Kovid-19’u tedavi sürecini kolay atlattığını anlatan İltaş, tedavi sürecinin son günlerinde sadece tat ve koku duyusunu kaybettiğini aktardı. Hastalığın kendisini psikolojik olarak çok etkilediğini söyleyen İltaş, alerjik astım ve kronik rahatsızlığı olduğunu belirterek, şöyle konuştu: “Halk arasında bilinen sıtma ilacı benim vücudumda döküntü yaptı. Bu yüzden ilacı düzenli olarak kullanamadım ama diğer ilaçları düzenli kullandım. Hastalık sürecinde çok büyük sıkıntı yaşamadım. Virüse yakalandıktan sonra çok dikkatli olmaya çalıştım.”
Tedavi sonrasında yan etkiler ortaya çıktı
İltaş, tedavi süreci bittikten 1 ay sonra vücudunda beyaz döküntüler ortaya çıktığını, bu rahatsızlığın sedef ve vitiligo gibi rahatsızlıklardan biri olmadığını belirtti. İltaş, “Yine tedavi sürecindeyiz ama bir şekilde tedaviye yanıt alamıyorum.” diyerek üzüntüsünü dile getirdi.
Moral çok önemli
İltaş, genç yaşta olmasına rağmen yakalandığı hastalığın kendisini zorladığını, koronavirüsün gençlerde de kötü seyredebileceğine dikkat çekti. ltaş, koronavirüse yakalanan kişilerin moralini yüksek tutması gerektiğini dile getirerek, bu konuya ilişkin şunları söyledi: “Tedavi sürecinde moral çok önemli. Moralinizi düşürdüğünüz anda bağışıklık sisteminizde düşebilir. Dolayısıyla benim bu süreçte en büyük destekçim ablam oldu çünkü ikimizde karantinaydık ve birbirimize çok büyük moral verdik ve sonrada hastalığı atlattık.”
Evde maske takmayı ihmal etmeyin
Hastalık sürecinde ciddi zorluklar yaşadığını dile getiren İltaş, genç -yaşlı herkesin Kovid-19’u ciddiye alması gerektiğine işaret etti. İltaş, şunları söyledi: “Evlerimizde güvenli olduğumuzu sanıyoruz ama değiliz. Evde de kendimizi korumalıyız. Belki de aile içinde herkes maske takmalı. Sosyal bir ortamda çalışan aile bireyleri maalesef tehdit altında bu yüzden evde de tedbirleri elden bırakmamalıyız. Evde maske takmayı ihmal etmeyin. Genç olmam bu süreci kolay atlatmama neden olmadı bu yüzden gençlere çok dikkat etmelerini tavsiye ediyorum. Yaşlarına güvenmesinler. Gençler de Kovid-19’a yakalanıyor, gençler de ölüyor.”